Korkma sen ey Mahi, titremesin insicamın
Bilenme sen suskunluğum, muhabbetin kaybolmasın
Tut depremleri yüreğinde, hanümanın yıkılmasın
Çık aradan fani hayat, günahlarım satılmasın
Yaşadımsa hayat benim, asla.. sırat diye bakılmasın
Gel gidelim yaban yâre.. yel söylesin selam yâre
Ben susayım ah ne çare… el söylüyor yalan yâre
Tatma sen ey Mahi, sakın! zehir diye atılmasın
Ne diyeyim el kapıya dayanmışsa, kınaların yakılmasın
Derya deniz olmuş hasretin, bir nefessiz boğulmasın
Kervan yükü ömür, huzur bulup bir gölgede yığılmasın
Savrulma sen toprağım, mezar taşım kaybolmasın
Gel gidelim yaban yâre.. yel söylesin selam yâre
Ben susayım ah ne çare… el söylüyor yalan yâre
Söyleme sen ey Mahi, mecnun diye anılmasın
Ten azade artık faniyiz, can kefensiz asılmasın
Bilesin seferdeyim, dönmez diye bakılmasın
Keder üfürme özlemime, yelken gibi yırtılmasın
Neyleyim ki Serhat’ım, sıra sıra dağlar ile
tutulmasın
Gel gidelim yaban yâre.. yel söylesin selam yâre
Ben susayım ah ne çare… el söylüyor yalan yâre